Boşanma Danışmanlığı

Evlendiler ve sonsuza dek mutlu yaşadılar…

Hiç kimse evlilik hayatına boşanma düşüncesiyle başlamaz. Ancak bazı durumlarda hayat, çifti boşanma düşüncesiyle karşı karşıya getirebilir.

Evlilik hayatına sonsuz mutluluğu yakalamak düşün­cesiyle başlamak abartılı bir beklentidir. Her türlü birliktelikte olduğu gibi evlilik ilişkisinde de inişler ve çıkışlar, mutluluklar ve hayal kırıklıkları olabilir. Önemli olan, problemleri çözecek kararlılık ve sami­miyetle evlilik ilişkisine devam etmeyi başarabilmektir. Boşanma kararını almadan önce, çiftin elinden gelen her şeyi yapmış olduğuna kanaat etmesi önemlidir.

Her ailede problemler olması ve çatışmalar yaşanması, doğal, hatta beklenen bir durumdur. Çatışmanın veya problemlerin varlığı çiftleri boşanma düşüncesine gö­türen esas sebep değildir. Ancak tartışmalar esnasında sergilenen bazı davranışlar çiftleri boşanma noktasına getirebilir. Örneğin:

• Şikâyetlerin, sorunlara çözüm aramaktan daha çok eleştirmek amacıyla yapılması

• Eşin sergilediği eleştirilere ve şikâyetlere karşı aşırı duyarlı, hassas ve savunucu tepkiler gösterme (Araştırmalar bu tavrı erkeklerin kadınlardan daha fazla sergilediklerini ortaya koymaktadır.)

• Eşler arası iletişimde aşağılayıcı sözler, iğneleyici cümleler, düşmanca bakışlar ve kırıcı tavırların fazla­sıyla yer alması

• Karşısındakinin duygularını ve düşüncelerini hiçe sayan ve önem vermeyen tavırlar sergilemek

• Yaşanan olumsuzluklardan eşi sorumlu tutmak, kendi hataları hakkında düşünmemek

• Eşine karşı şiddet sergilemek

Aile içerisinde sürekli tartışmaların ve huzursuzlukla­rın yaşandığı bir çifte yapılabilecek en önemli tavsiye, öncelikle çatışmalarını çözme konusunda ellerinden gelen her şeyi yapmalarıdır. Bu tür bir ilişki sistemin­den uzak durabilmek için eşlerin iletişimde negatif tavırlardan kaçınmaya özen göstermeleri gerekir. Eşin­den sürekli negatif tavırlar görmek kişinin dayanma gücünü kırar; kişide çaresizlik, bıkkınlık vb. duygular doğurur. Bu da kişiyi bir müddet sonra boşanma dü­şüncesine götürür. Bunun için kişinin karşısındakinin negatif yönlerini görmekten ve olayları negatif yönde yorumlamaktan uzaklaşması gerekir.

Düşüncelerinizi paylaşmak ister misiniz?

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir